38,1588$% 0.3
43,6101€% 1.61
50,0663£% 1.39
3.957,73%2,27
6.483,00%1,90
25.853,00%1,89
Kütahya Adalet Sarayı’nın açılışını gerçekleştiren Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yargı alanında önemli mesajlar verdi. Bakan Tunç, Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine ceza adaletiyle ilgili önemli bir yargı paketi getireceklerini açıkladı
Kütahya Adalet Sarayı’nın açılış töreninde konuşan Bakan Tunç, Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu ve hukuk devletinin de 3 ana sütun üzerinde yükseldiğini söyledi. Tunç, “Adalet mülkün temelidir. Adalet, haklıya hakkını vermektir. Gecikmeksizin vermektir. Adalet, Hazreti Mevlana’nın deyimiyle, her şeyi yerli yerine koymaktır. Adalet, toplumsal barışın, huzurun teminatıdır. Devletin temelidir adalet, mülkün temelidir. Devletin gayesi adaleti sağlamaktır. Tabii adaleti gerçekleştirebilmek için, hukuk devleti şarttır. Hukuk devleti; yasamasıyla, yürütmesiyle, yargısıyla, 3 sütun üzerinde yükselen hukuk devletinin, adaleti tecelli edebilmesi için, tarafsız ve bağımsız yargıya sahip olması gerekir. Tarafsız ve bağımsız yargının, adaleti hakkıyla tecelli edebilmesi için de 3 önemli unsur. Öncelikle insan unsuru. Anayasaya, kanuna ve vicdana göre karar veren yargı mensuplarımız, hakimlerimiz, savcılarımız, savunmanın temsilcisi olan avukatlarımız. İnsan unsuru önemlidir. Tabii kürsüde adaleti tecelli ederken uygulanacak mevzuat önemlidir. Toplumun ihtiyacına cevap veren bir mevzuatın olması gerekir. Kanunların ihtiyaca cevap vermesi gerekir. Toplumun değişen ihtiyaçlarını karşılayabilmesi gerekir. Ve üçüncü unsur da fiziki mekanların olması gerekir. Adliyenin vakarına yakışır adalet binalarının olması gerekir. İşte bugün üçünü bir arada inşallah gerçekleştirerek, bu mekanda adalet sarayında, Kütahyalı hemşehrilerimizin, adaletin tecellisi noktasında, yargıya güvenini en üst noktaya çıkaracak bir çalışmayı gerçekleştirmek için bir aradayız” diye konuştu.
’ÜLKEMİZ 23 YILDA ÖNEMLİ MESAFELER ALDI’
Bakan Tunç, görevde oldukları 23 yılda Türk yargısında yaptıkları reformlara değinerek, şunları söyledi: “Tabii ülkemiz son 23 yıldır, bu 3 unsurun gelişmesi noktasında önemli mesafeler aldı. Mevzuatımızın tamamını yeniledik. Temel kanunlarımızın hemen hemen hepsi, Türk Ceza Kanunu’ndan Ceza Muhakemesi Kanunu’na varıncaya kadar, Borçlar Kanunu, Ticaret Kanunu hepsi yenilendi. Anayasamızda yaptığımız değişikliklerle, hak arama yollarını genişlettik. Kadın haklarının güçlendirilmesi, çocukların korunmasına yönelik düzenlemeler, anayasada hak arama yollarının arttırılması, Kamu Denetçiliğinin kurulması, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkının tanınması, özel hayatın korunması. Kişisel verilerin korunması, bilgi edinme hakkı, tüm bunlar anayasamıza sonradan, son yıllarda milletimizin desteğiyle giren temel hakları daha da güvence altına alan, hak arama yollarını arttıran önemli düzenlemeler. Hukuk devleti ilkesini güçlendiren önemli değişiklikleri de hayata geçirdik son 23 yılda. Milletimizin desteğiyle bunları başardık. Anayasa Mahkememizin, Hakimler Savcılar Kurulumuzun yapısını, demokratik hukuk devleti ilkesine uygun hale getirmek, Devlet Güvenlik Mahkemeleri gibi özel yetkili mahkemeler, askeri yargı, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, Askeri Yargıtay, tüm bunlar kaldırılarak, yargı birliğinin sağlanması noktasında önemli mesafeler alındı. Sıkıyönetime izin veren bir kanun maddesi, anayasa maddesi vardı. Bunlar kaldırıldı. ‘Darbeciler yargılanamaz’ diye madde vardı anayasamızda, bunlar hepsi değişti. Milletimizin desteğiyle bunları başardık ve demokratik hukuk devleti ilkesini tahkim eden değişiklikleri, milletimizin desteğiyle başardık.”
‘YARGIMIZ HER ZAMANKİNDEN BAĞIMSIZ VE TARAFSIZDIR’
Yargının bağımsız ve tarafsızlığına vurgu yapan Tunç, şöyle konuştu: “Türkiye demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Türkiye hukuk devletidir, dediğim zaman, ‘Adalet Bakanı niye bunu sık tekrar ediyor’ diyorlar. Evet, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, demokratik bir hukuk devletidir. Yargımız her zamankinden bağımsız ve tarafsızdır. Bunu hazmedemeyenler var. Bugün Türkiye hukuk devletidir dediğimde, bundan rahatsız olanlar, 27 Mayıs yargısından hiç rahatsız olmuşlar mıdır, hiç duydunuz mu. 28 Şubat yargısından hiç rahatsız olmuşlar mıdır, 12 Eylül yargısından hiç rahatsız olmuşlar mıdır? Yargı tarihimize baktığımız zaman maalesef vesayetçi yargı anlayışının etkisinde olduğu dönemler oldu. Ama o artık geride kaldı. O günleri geride bıraktık. Bugün Türk yargısı, demokratik hukuk devletine saygılı, milli iradenin yanında duran, darbecileri yargılayan, cuntacıları yargılayan, yolsuzluktan da hesap soran, teröristten de hesap soran, millet adına karar veren bir yargı sistemimiz var.”
‘TÜRK YARGISI 15 TEMMUZ’DA BÜYÜK BİR SINAV VERDİ’
15 Temmuz darbe girişimini işaret eden Adalet Bakanı, “25 bin hakim ve savcımız var. Her biri gece gündüz çalışarak, adaletin tecellisi noktasında büyük gayret gösteriyorlar. Yargı çalışanlarımızla beraber, her birine teşekkür ediyoruz. 15 Temmuz’da büyük bir sınav verdi Türk yargısı. Millet meydanlara koşarken, darbecilere karşı, cuntacılara karşı meydanlarda mücadele ederken canı pahasına, Türk yargısı da o günkü, o gece, 15 Temmuz gecesi cumhuriyet savcıları, hakimlerimiz evlerinde oturmadı. Onlar da adliyelere koştular ve darbecilerden, cuntacılardan hesap sordular. İşte hazmedilemeyen de bu. Ve son 1 yılda, 13 milyon 900 bin karar verdi Türk yargısı. Bunların içerisinde birkaç istisnai karardan yola çıkarak, o da kendi içerisinde denetime tabi, istinafıyla, temyiziyle, ilk derecede verilen bir karardan yola çıkarak, yargının bağımsız ve tarafsız olmadığını söylemek insafsızlıktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde yargı, 3 dereceli bir denetim mekanizmasından geçer. İstinafı vardır, itiraz mekanizmaları vardır, Yargıtay’ı vardır, temyizi vardır, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkı vardır, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuru hakkı vardır. Ve tüm hak arama yolları, ülkemizde sonuna kadar açıktır. Tabii ki yargının artan bir iş yükü var. Artan nüfus, ticaretin artması ve bilişim suçlarının artması, teknolojinin gelişmesi nedeniyle artan iş yükünü karşılamak için de büyük bir mücadele veriyor yargı mensuplarımız. Geçen yıldan bu seneye 11 milyon dosya devredildi. Geçen yıl verilen karar sayısı 13 milyon 900. Demek ki yargı teşkilatımız, insan unsuru, kürsü ve fiziki mekanlar ve mevzuat geliştikçe, yenilendikçe, biriken iş yükünün de giderek azaldığını önümüzdeki dönemlerde görmek mümkün” ifadelerini kullandı.
‘MÜSTAKİL ADALET SARAYI SAYIMIZ 382’YE ULAŞTI’
Bakan Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün Kütahya Adalet Sarayı’nın açılışıyla beraber müstakil adalet sarayı sayımız 382’ye ulaşıyor. 2002’de sadece 78 müstakil adalet binamız vardı. Kiralık binalarda avukatlık yaptığımız yılları hatırlıyoruz. O apartman dairelerinde, köhne binalarda, fotokopi kağıtlarının avukatlardan istendiği o kıt imkanlardan, bugün teknolojinin tüm imkanlarıyla donatılmış UYAP sistemiyle, SEGBİS’iyle, elektronik duruşmalarıyla, elektronik tebligatıyla, tüm imkanlarla donatılmış modern adalet saraylarına kavuştuk. Ve şu anda yatırım programımızda 68 adliye binamız var. Bunun 27’si inşaat halinde. Biraz önce açılışlarını görmüştük. 2 yıl içerisinde Türkiye’nin her bir köşesinde açılışlara katılmıştık. Tabii temel atma törenlerine de katılıyoruz. Her hafta bir yatırımımızın temelini atıyoruz. 43 ceza infaz kurumumuz var programda, 10’u inşaat halinde. 7 adli tıp, 1 personel eğitim merkezi, 1 denetimli serbestlik, 1 Çocuk Adalet Merkezinin şu anda yapımı devam ediyor ve 120 ayrı mahallede adalet personelimize hakim, savcılarımıza, adalet çalışanlarımıza yönelik konut çalışmalarımız da devam ediyor. Çünkü onları da önemsiyoruz. Etkin insan kaynağını karşılamak için hakim, savcı sayısı başta olmak üzere adalet personelimizin sayısını da arttırma gayreti içerisindeyiz. 2002’de 9 bin 349 hakim, savcımız vardı. Bugün 25 bin 695 hakim ve savcımız var. Son 2 yılda 3 bin 369 hakim ve savcımız sisteme katılmış durumda. Hakim, savcı yardımcılığı sistemine geçtik artık. Hakim, savcı mesleğine kabul edilmeden önce 3 yıl süren bir sistem. 1 yıl Adalet Akademisinde eğitim, 2 yıl tecrübeli hakim ve savcılarımızın yanında usta-çırak ilişkisi içerisinde çalışarak, sonrasında mesleğe kabul edilecekler. Şu anda bin 75 hakim-savcı yardımcımız 2023’te yapılan ilk sınavdan sonra göreve başladılar. Yine 21 Aralık 2024’te yaptığımız ikinci sınavda da bin hakim, savcı yardımcısı başlamış durumda. Toplamda 2 bin 75 hakim ve savcı yardımcımız göreve başlamış durumdalar.”
‘MAHKEME SAYISINI 8 BİN 632’YE YÜKSELTTİK’
Mahkeme sayısını da artırdıklarına dikkat çeken Tunç, “Mahkeme sayılarına baktığımız zaman, evet iş yükü fazla olan mahkemelerimiz var. Kira davalarının, iş davalarının ve belli davaların yoğun olduğu yerlerde de mahkeme sayılarını, istinafta daire sayılarını artırarak, özellikle gecikmenin önüne geçmenin gayreti içerisindeyiz. 123 adli ve idari yargı mahkemesi açarak, mahkeme sayısını da 8 bin 632’ye yükseltmiş durumdayız. 17 istinaf mahkememiz ve 9 Bölge İdare Mahkememizle de hizmetler devam ediyor. Tabii ki yargımızın insan unsurunu daha da güçlendirecek en önemli husus, hukuk fakültelerindeki eğitimin kalitesi. Bu sınavdan itibaren, önümüzdeki üniversite sınavından itibaren hukuk fakültelerine girişte artık başarı sıralaması ilk 100 bine giren öğrencilerimiz hukuk fakültelerini kazanabilecek. Bu da başarıyı artıracak önemli bir husus. Hukuk fakültesinde artık bundan sonra ikinci öğretim yok. Dikey geçiş, Meslek Yüksek Okulları’ndan geçişler yok. Dolayısıyla hem akademik kadronun güçlenmesi hem de özellikle hukuk eğitiminin kalitesini daha da artırarak inşallah daha kaliteli, daha nitelikli hukukçuların yetişmesi noktasındaki çalışmaları da önem veriyoruz. Teknolojinin tüm imkanları, UYAP sistemimiz, 23 milyon kullanıcısı var UYAP’ın. 57 kurum, 186 entegrasyon, 3 milyon 49 bin elektronik duruşma yapılmış. Avukatlarımız, ofislerinden duruşmalara katılabiliyorlar. 6 milyon 302 bin SEGBİS görüşmesiyle, özellikle zamandan da tasarruf edilmiş. 276 milyon elektronik tebligatla, milyonlarca ağacın kesilmesi önlenmiş. Hem maliyet açısından hem de tebligatların daha sağlıklı yapılması açısından önemli bir çalışma” diye konuştu.
‘7 MİLYON DOSYANIN 4,5 MİLYONU ANLAŞMAYLA SONUÇLANDI’
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yargıdaki iş yükünü azaltmanın yollarından birinin de alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerini geliştirmek olduğunu söyleyerek, “Ara buluculuk, hukuk uyuşmazlıklarında ara buluculuk, cezada da uzlaştırma. Ve diğer sistemler var. Ara buluculukta şu ana kadar, 2013 yılında başlamıştı ihtiyari olarak. 7 milyon 124 bin 880 dosyanın 4,5 milyonu anlaşmayla sonuçlandı. Yani yüzde 65, 4 milyon 534 bin uyuşmazlık, eğer ara bulucuda uzlaşılamasaydı adliyeye intikal edecekti. E bu da yüzlerce mahkemenin görev yapmasını gerektirecek bir durumdu. Dolayısıyla ara buluculuğu daha da geliştirmek, zorunlu ara buluculuğun kapsamını biraz daha genişletmek istiyoruz” dedi.
‘MECLİS’İN GÜNDEMİNE CEZA ADALETİYLE İLGİLİ ÖNEMLİ BİR YARGI PAKETİ GELECEK’
Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine, ceza adaletiyle ilgili önemli bir yargı paketi getireceklerini belirten Tunç, sözlerini şöyle tamamladı:
“Tabii yargıda özellikle planlı bir reform sürecini biz 2009’dan itibaren gerçekleştiriyoruz. Birinci Yargı Reformu Belgemiz 2009’da ilan edilmişti. İkincisi 2015’te, üçüncüsü de 2018’de ilan edilmişti. Ve şimdi de 23 Ocak’ta Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamasıyla beraber, Dördüncü Yargı Reformu Strateji Belgemiz kamuoyuyla paylaşıldı. Orada özellikle hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir bir adalet sisteminin tesisi noktasında 264 önemli hedef var. Bunlar inşallah önümüzdeki 4 yıl içerisinde kısa, orta, uzun vadeli planlar şeklinde inşallah gerçekleştireceğiz. Bir kısmı yasal düzenleme gerektiriyor. Önümüzdeki günlerde çok kısa bir zaman içerisinde Meclisin gündemine, ceza adaletiyle ilgili önemli bir yargı paketi inşallah gelecek. Ve özellikle ceza adaletinin hem soruşturma kısmı hem kovuşturma kısmı hem de infaz aşamasıyla ilgili önemli yasal düzenlemeleri milletvekillerimizin takdirlerine arz edeceğiz. İnşallah onun dışında hukuk yargılamaları ve idari yargılama süreçlerinin hızlandırılmasıyla ilgili ikinci bir paketimiz olacak. Ve onu da Meclis yaz dönemi için ara vermeden önce milletvekillerimizin takdirlerine arz etmek istiyoruz. Burada özellikle 5 önemli amacımız var. Adli teşkilatımızın kurumsal kapasitesini güçlendirmek ve süreçleri daha da hızlandırmak istiyoruz. Uzun süren duruşmalar yerine daha kısa sürede duruşma verilerek ve duruşmaların özellikle ceza mahkemesinde kesintisiz yapılması ilkesini uygulamak hem istinafta uzamayı engellemek hem de temyiz sürecinde gecikmeksizin karar verilmesinin yollarını aşacak birtakım yasal düzenlemeler ve idari uygulamaları inşallah hayata geçeceğiz. Bu kapsamda tabii ihtisaslaşma önemli. İhtiyaca göre yeni mahkemelerin gecikmeksizin kurulmasını sağlıyoruz. Yine istinaf dairelerimizin sayısını arttırarak, özellikle büyük şehirlerimizdeki yoğunlaşmanın önüne geçme gayretimiz var. Noter yardımcılığı sistemi girdi, yeni sistemleri de hayata geçiriyoruz. Tabii ikinci önemli amaç insan kaynakları kapasitesinin daha da güçlendirilmesi. Biraz önce bahsettiğim hukuk eğitimiyle ilgili, yine Adalet Akademisi’nde özellikle daha da güçlendirme, Adalet Akademisinde yeni kanunumuz yürürlüğe girdi. Hukuk Araştırmaları Merkezi de kurulum aşamasında ve meslek içi eğitimi de daha da güçlendirerek, inşallah insan kaynakları kapasitesini daha da güçlendirecek hedefler var. Hukuk ve idari yargı süreçlerinin etkinliğinin arttırılmasına yönelik önemli yenilikler olacak. Burada özellikle birtakım sadeleştirmeler, adliye, kalem ve diğer işlerde yapay zekanın kullanılmasıyla ilgili çalışmaları inşallah hayata geçireceğiz. Aile hukuku sorunlarını özellikle en aza indirecek ve kadınları koruyan, çocukları koruyan ve bu noktada aile uyuşmazlıklarında ara buluculuğa yönelik birtakım tekliflerimiz olacak. Tabii bunlar milletvekillerimizin takdirlerine arz edeceğimiz hususlar. Yine adalete erişimi kolaylaştıracak önemli hedefleri inşallah önümüzdeki süreçte hayata geçirerek, vatandaşlarımızın yargı hizmetlerinden memnuniyetini, tüm adalet teşkilatımızla beraber en üst noktaya çıkarmanın gayreti içerisinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
Bakan Tunç Kütahyalılarla biraya geldi